İçindekiler
İlk Haberleşme Aracı M.Ö. 200.000’li Yıllarda – Tamtam
Yazılı tarih öncesine dayanan geçmişiyle tamtam, ilk insanların kullandığı haberleşme aracıdır. En eski vurmalı çalgılardan biridir tamtam. Konuşma dili öncesinde kullanılmıştır. Şuan bazı Afrika kabilelerinde halen kullanılmaya devam ediyor. Kabileler arası iletişimi sağlayan bu araç, şifreli vuruşlar ile haberleşmeyi sağlıyor.
Taş Devrinde Mağara Duvarına Çizilen Resimler
Henüz yazının icat edilmediği dönemlerde, tamtam’dan sonra mağara duvarına ilkel aletlerle çizilen resimler ile iletişim sağlanıyordu.Mağaraya gelenlere bilgi aktarımı bu şekilde sağlanabiliyordu. Duygu ve düşüncelerini ifade etmek için henüz konuşmayı dahi bilmeyen insanlar içgüdüsel olarak mağara duvarlarına vahşi hayvan figürleri ve avlanma ile ilgili resimler çizerek iletişim kuruyor, başkalarını uyarıyor ve dünya kültürel mirasının temellerini oluşturuyordu.
Taş Devri Kızıldereliler Döneminde Dumanla Haberleşme
Kızılderililerin ve Orta Asya’da yaşayan toplulukların buldukları ilk iletişim yöntemlerinden birisidir. Ateşin bulunmasıyla Kızılderili kabileler bu yöntem ile haberleşirlerdi. Uzak mesafedeki kişilerle iletişim kurabilmek için, kabileler kendi aralarında belirledikleri şifreler ile ateşin üzerine örtü tutarak karşı tarafa duman gönderirdi. Dumanın sıklığına göre acil bir durum olup olmadığını karşı taraf anlayabiliyordu. Bu duruma göre yardıma gidiliyordu. Ayrıca kişileri tehlikelerden haberdar etmek için de kullanılıyordu.Amerika’da bulunan yerli kabilelerin tercih ettiği dumanla haberleşme yöntemi sayesinde, iletilmek istenen mesaj 300 mil uzaklığa kadar erişim sağlayabiliyor.
Güvercin İle Haberleşme (M.Ö. 3200)
Yazının bulunmasından sonra yazının iyice gelişmesinin ardından birlikte iletişimde en büyük rol oynayan aracılardan biri de posta güvercinlerdir Güvercinin ayağına bağlanan not ve gagasına konulan zarf ile haberleşme sağlanmıştır. İlk olarak Belçika’da ortaya çıktığı düşünülmektedir. I. ve II. Dünya Savaşları döneminde kullanılan posta güvercinleri ile iletişim sağlanabiliyordu. Eski Roma İmparatorluk döneminde Julius Caesar tarafından da kullanılan güvercin ile haberleşme yöntemi özellikle krallıklar döneminde sıklıkla tercih ediliyordu.
Ulak İle Haberleşme Yöntemi (M.Ö. 3200)
Devlet hizmetinde bulunan bir yerden başka bir yere gönderilen hızlı hareket edebilen habercilere ‘ulak’ denir. Ulakların geçeceği yollar üzerinde atlar için menziller bulunurdu. Yol üzerinde yaşayanlar da ulaklara hizmet etmek, ulakların gereksinmelerini karşılamak zorundaydılar. Söylenenleri veya yazılanları hızlı bir şekilde karşı tarafa ulaştırılmasını sağlayan ulaklar ile o günün şartlarında bu şekilde iletişim sürdürülmüştür.
Gazete İle Haberleşme Yöntemi (M. Ö. 3200)
Dünyadaki ilk gazete 1605 yılında Johann Varolus tarafından çıkartılmıştır. Fransa’nın Strasbourg şehrinde yayınlanan bu gazete, o tarihte Roma’da yaşayanları konu almaktadır. Ardından gelişerek, bugünkü hale gelmiştir. İlk olarak 1622 yılında İngiltere’de düzenli olarak gazete basımları ortaya çıkıyor. Daha sonra dünyanın farklı bölgelerine yayılan gazete ile iletişim yöntemi sonrası toplumsal farkındalık kavramı da destekleniyor.
Telgraf İle Haberleşme (1792)
1792 yılında Claude Chappe tarafından gerçekleştirilmiştir. Telgraf, iki merkez arasında, kararlaştırılmış işaretlerin yardımıyla yazılı haberlerin veya belgelerin iletimini sağlayan bir telekomünikasyon düzenidir.Elektrik akımları arasındaki sinyallerin keşfedilmesiyle birlikte iletişimde önemli bir yere sahip olan telgraf sistemi yapılan çalışmalarla oturtulmuştur. Telgraflar arasındaki vericiler arasında iletişim sağlanmıştır. Gönderilen kodlar, yazıya dökülmüştür ve gerekli haberleşme gerçekleştirilmiştir. Zaman içinde Samuel Morse tarafından elektromıknatıslı telgraf geliştirilmiştir. Özellikle devletler arasındaki gizli mesajlaşmalar için gizli telgraf hatları kurulmuş ve şifreli mesajlarla iletişim güvenli hale getirilmiştir. Ayrıca düğün, acil haber gibi önemli anlarda da çok kullanılırdı. Telgrafın icadının gerçekleştiği ilk dönemlerde, bir dakikada en fazla 15 kelimenin iletilmesi mümkün olmaktaydı. İlerleyen zamanlarda bu kelimelerin sayısı artmış ve mesajın iletilme süresi kısalmıştır. 1836 yılında Samuel Morse tarafından, telgrafın daha da kolay hale gelmesini sağlayan mors alfabesi icat edilmiştir. 1843 yılında en uzun mesafeli telgraf hattı döşenmiş ve uzun mesafede iletişim kurulması sağlanmıştır.
Ahizeli-Çevirmeli Telefon İle İletişim (1875)
Alexander Graham Bell tarafından 1876 yılında telefon icat edildi ve insanların iletişim kurabilme imkanları bir anda hızlı bir yükselişe geçti.Telgrafın ardından ilk ahizeli telefonlar icat edilmiştir. Graham Bell tarafından icat edilse de Thomas Edison tarafından geliştirilmiştir. Bu iletişim için gerçekten de büyük bir adım olmuştur. Telefonun dışında ses kaydedebilecek yeni araçlar keşfedilmeye başlamıştır. Böylece iletişimin süresi daha da kısaltılmıştır. Birbirlerinden çok çok uzakta bulunan kişilerin dahi görüşebilmesine zemin hazırlayan bu buluş sayesinde ticari ilişkiler, kültürlerarası etkileşimler ve dolayısıyla sosyal gerçeklik değişmeye başladı.
Faks İle İletişim (1843)
İskoçya’da yaşayan Alexander Bain 1843 yılında ilk faks makinesi için patent başvurusunda bulundu. Faks makinesinin temel prensibine bakıldığında bir Alexander Bain icadı gibi görünse de başarılı olamadığı için bu isimle anılmamaktadır. 1848 yılında İngiltere’de bir fizikçi (Frederick Bakewell) daha geliştirilmiş bir versiyonu için patent aldı. Tüm bu çabalar ticari anlamda sonuçsuz kaldı. Ticari başarıyı yakalayan ilk faks makinasını ise İtalyan Giovanni Caselli icat etti. Kalıcılığı sağlayabilen kişi ise Alexander Korn olmuştur. 1959-1960 yılında faks makinesini tüm dünyaya tanıtan ve yaygınlaşmasını sağlayan isim Korn kabul edilmiştir.
Radyo İle İletişim (1896)
Telefonun ve ses kaydının yapılmaya başlamasıyla beraber iletişim araçlarında daha da gelişim sağlandı. Elektromanyetik dalgalanmalar arasındaki bağlantılar kurularak Guglielmo Marconi tarafından ilk radyo icat edildi. Yayınlar yapılmaya ve kitlelere haberler ulaştırılmaya başlamıştır. Dünya genelinde olaylar insanlara daha kolay aktarılmıştır.
Televizyon İle İletişim (1923)
İskoçyalı John Logie Baird tarafından 1923 yılında icat edilmiştir. Günümüzde de en iyi ve en önemli iletişim araçlarından biridir. Geniş kitleye hitap etmektedir. Kıtalar arası ses ve görüntü transferi yaparak yeni bir dönemi, yepyeni endüstrileri ve sektörleri oluşturmuştur.
Bilgisayar İle İletişim (1947)
İcat edilen ilk bilgisayarın ismi ‘eniac’ oldu. Büyüklüğü 167 metrekare genişliğinde bir odayı doldurmaktaydı ve 30 on ağırlığa sahipti. İlerleyen zamanlarda bilgisayarın bugünki halini almasında Apple ve IBM gibi şirketlerin payı vardır. Çalışmalar sonucunda dizüstü bilgisayarlar ve tabletler piyasaya sürüldü.
Cep Telefonu İle İletişim (1970)
İlk cep telefonu 1 kg ağırlığına sahipti ve 20 dakikalık pil ömrüne sahipti. Cep telefonu Motorola firmasında mühendis olan Martin Cooper tarafından geliştirildi. Mekana bağımlı olma zorunluluğu olmayan cep telefonlarının geliştirilmesiyle bugün hemen her yetişkinde cep telefonu bulunmaktadır ve bilgisayar görevini bile bazen görmektedir. 1992 yılında Nokia 1011 adındaki ilk cep telefonunu piyasaya sürdü.
İnternet İle İletişim (1989)
Öncelikle askeri araştırmalarda kullanılan ağ tasarımları yapıldı. 1980’lerde bu ağ kullanıma sunulmaya başladı. Yaygınlaşmaya başlayarak, 1989 yılında hayatımıza girmeyi başardı. Gelişen teknoloji ile birlikte yavaşlık sorunları çözüme kavuşturulurken, fiber optik kablolar ile istenilen her yerde interneti kullanmak mümkün hale geldi. 12 Nisan 1993 yılında ODTÜ Bilgi İşlem Daire Başkanlığı tarafından 64 Kbps kapasiteli hat kullanılmaya başladı.